Ana içeriğe atla

YALNIZLIK MI, BOZUKLUK MU? ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU- ŞEYMA NUR YILMAZ


Yalnızlık Mı, Bozukluk Mu? Şizotipal Kişilik Bozukluğu

İnsanlar kimi zaman belirli bir süre kendilerini diğer insanlardan uzaklaştırarak, kimi zaman da tamamen yalnızlaştırarak huzur bulmaktadırlar. Hayat, insanları beklenmedik olgu ya da olaylarla karşılaştırarak onların seçimlerini belirgin kılmaktadır. İnsanın aniden yakın ilişkilerden rahatsızlık duyması gibi sosyal işlevsellikte bozulmalar yaşaması ise oldukça farklı bir durumdur. Toplumun %3'ünün sahip olduğu bu durum, şizotipal kişilik bozukluğu olarak adlandırılmıştır (Özer, Ulusoy, Kabakçı ve Uluşahin, 2003).

Diğer insanlarla yakınlık kurmak istemesine rağmen kuramayan ve paylaşımda sorun yaşayarak yakın ilişkiye girmekte yetersiz olan şizotipal bireyler, sosyal yetersizlikle beraber birçok farklı durumla da karşı karşıya gelebilmektedirler. Bunlardan bazıları; sosyal yetersizliğe bağlı olarak yakın arkadaş sahibi olamama, farklı inanışlar, paranoid ve kuşkulu fikirler, görünümde abartı, sıra dışı eylemlerde bulunma, sıra dışı konuşma gibi çeşitli faktörlerdir. Şizotipal bireyler, kendi bedenleriyle ilgili olarak çeşitli halüsinasyonlar (bir kolunun yeşil olması gibi) görebilmektedirler. Bu bireyler her ne kadar şizofreniyle benzerlik gösterse de, yaşadıkları sanrılar şizofreniye oranla daha hafiftir. Şizofrenideki gibi ağır ve kötü hissetmeye neden olabilecek sanrılar yerine, kendilerini özel hissetmelerini sağlayan sanrılar yaşayabilirler. DSM V'te yer alan 9 belirtiden en az 5'inin süreklilik göstermesi ile teşhisi konulan bu bozukluk, şizofreniden daha hafif sanrılar gösterse de teşhis almış olan bireylerin %10'u intihar girişiminde  bulunmaktadırlar. Bu girişimlerin birçok sebebi olmakla birlikte, hayali arkadaşı söylediği için intihar girişiminde bulunduğunu ifade eden şizotipal bireylere de rastlanmaktadır (Karaosmanoğlu, 2002).


Bu bireylere bir örnek niteliği taşıyan M.E., ailesi onun için kliniğe başvurduğunda henüz 13 yaşında bir erkek çocuğudur. Okulda yaşadığı sosyal uyumsuzluklar ve ötekileştirilme, insan ilişkilerinde yetersizlik ve göz temasından kaçınma, kış mevsiminde dahi okula leopar baskılı tayt ve terlikle gitme, cebinde nazarlık ve gösterişli bir yelpaze taşıma, renkli taşların enerjisinden faydalandığını iddia etme, büyü ve falcılığa karşı özel bir ilgi ve merak duyma gibi çeşitli özellikler taşımaktadır. M.E., konuşma üslubunda farklılık ve eylemlerinde sıra dışılık gibi nitelikler taşıması nedeniyle şizofreniye yönelik benzer özellikler gösterirken, gerçeği değerlendirme yetisinde ciddi bozulma taşımamasıyla ilgili olarak şizofreniden farklılık göstermektedir (Ünver, Öner ve Yurtbaşı, 2013).
 


Şizotipal kişilik bozukluğu çeşitli belirtiler nedeniyle şizofreniden farklılık göstermesine rağmen ilgili literatür, şizotipal bireylerin gelecekte şizofreni teşhisi alma ihtimallerinin azımsanamayacak kadar yüksek olduğunu ifade etmektedir. Şizotipal bozukluk ve şizofreni arasında kalıtımsal bir ilişkinin varlığının söz konusu olması da bu bilgiyi destekler niteliktedir (Tuğtekin, 2016).

Şeyma Nur Yılmaz

KAYNAKÇA

Karaosmanoğlu, H. Alp (2002.11.03). ''Şizotipal Kişilik Bozukluğu'', Erişim tarihi: 2021.15.06, https://www.psikonet.com

Özer, S., Ulusoy, S., Kabakçı, E. ve Uluşahin, A. (2003). “Şizotipal Kişilik Özellikleri” Alt Ölçeği: Değerlendiriciler Arası Güvenilirlik Çalışması. Klinik Psikiyatri, 6, 141-146.

Tuğtekin, U. (2016). Problemli İnternet Kullanımı Sergileyen Bireylerin Şizotipal Kişilik Özellikleri. In 4th International Instructional Tecnologies & Teacher Education Symposium, 179-184.

Ünver, B., Öner, Ö. ve Yurtbaşı, P. (2013). Şizotipal Kişilik Bozukluğu İle Otizm Spektrum Bozukluklarının Ayırıcı Tanısı: Bir Olgu Sunumu. Türk Psikiyatri Dergisi, 26, 65-70.

Yorumlar

POPÜLER YAZILAR

GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM: FRACTURED- DORUKHAN SAĞLAM

  GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM:  FRACTURED Beynimize ne kadar güvenebiliriz? Biz mi beynimizi yönetiriz yoksa o mu bizi yönetir? Zihnimiz gerçekleri bile saptırabilecek kadar güçlü müdür?  Fractured filmi boyunca işte tam da bu soruları soracaksınız kendinize. Zaman zaman ne olduğu konusunda karmaşaya düşebilir, ne olduğunu tam anlamlandıramayabilirsiniz. Kimi zaman ise tam her şeyin açıklandığını düşündüğünüzde bir sonraki sahne tüm fikirlerinizi altüst edebilir. Gizem, gerilim ve psikoloji konulu filmler ilginizi çekiyorsa bu film tam da size göre olacaktır. Film, evli bir çiftin yolculuğu ile başlamaktadır. Ray ve Joanne Monroe ufak kızları Peri ile birlikte seyahat ederken bir benzin istasyonunda mola verirler. Bu benzin istasyonunda mola verdikleri sırada kızları bir kaza geçirir. Peri inşaat alanının kenarında dururken bir köpek gelir, Ray köpeği korkutmak için taş atsa da köpek Peri’nin üzerine giderek onu korkutur ve korkarak geri kaçan Peri inşaat çukuruna düşer

GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM)- ÖZGE CEYLAN

  GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM) Good Will Hunting  Türkçe ismi ile Can Dostum    Matt Damon  ve  Ben Affleck 'i n senaryosunu yazmış olduğu,   Robin Williams ’ın başrolünü oynadığı Oscar Ödülü almış bir filmdir.  Film de yer alan oyuncu Matt Damon ve Ben Affleck Hollywood Sinema dünyasında önemli bir noktaya gelmekle beraber Film ile En iyi Senaryo ödülünü almışlardır Bu ödül ile birlikte sinema yaşamının bir çok alanında yer almışlar ve performanslarını sergilemişlerdir. Geçmişten günümüze filmler ele alındığında psikoloji, eğitim gibi insan ve toplumu ele alan birbirinden farklı birçok alanda filmlerden yararlanmaktadır. Bu nedenle  psikoloji sahasında da kullanılmaktadır  Filmler baktığımız zaman bireyin yaşamını yansıtmak ile beraber kimi zaman kişilerin gerçek yaşam öyküsünden yararlanılarak oluşturulmaktadır.   Filmler alanda fazlasıyla kullanılmaya başlamaktadır şöyle ki sinema terapisi terapi içerisinde yardımcı bir araç olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda filmlerin insan

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN- Ezgi KAYA

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN Yunan Mitolojisi’nde sık sık karşımıza kadınlar, tanrıçalar çıkar. Hatta bu kadınlar güç savaşçılık ve sembolleri ile bazen erkekleri bile saf dışı bırakabilirler. Örneğin savaşçı, güçlü kimliği ile tanınan Zeyna çok güçlü bir karakter ve mükemmel bir savaş zekâsına sahiptir. Anlatılanlara göre Zeyna o kadar güçlü bir Tanrıçadır ki Tanrıların bile zapt edemediği atlara biner, onlarla uzak diyarlarda savaşır. Baş Tanrı Zeus ve yine güçlü bir karakter olan hikmet tanrıçası, Zeus’un ilk karısı Metis’in kızı olan Athena zekâ ve strateji tanrıçası olarak bilinir. Aynı zamanda Athena sanat ve ilham tanrıçası olarak da bilinir.  Yunan Mitolojisi efsanelerinde de kadın ve kadının mucizeleri sık sık anlatılır. Örneğin Athena’nın Zeus’un kafasının içinden çıktığı ve bu yüzden de Baş Tanrının bütün özelliklerini aldığından bahsedilir. Zeus’un kafası yarılır ve ortaya dans eden, güzelliği ile insanlara ilham veren tanrıça Athena ortaya çıkar ve bütün ölümsüzle

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ-ROJDA ÇELİK

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ Aşk şairlerin uydurmasıdır, demiştir Ursula K. Le Guin Malafrena adlı romanında. Peki, şairlerin anlam yüklemeleri sonucu mu aşk insan hayatında bu kadar değerli olmuştur, yoksa aşkın insan hayatında bu kadar değerli olması mı şairleri yazmaya yöneltmiştir. Bu soruların cevabını bilmemekle beraber gelin Freud’un “Aşkın Psikolojisi” kitabını inceleyerek bu konuya ışık tutmaya çalışalım. Freud denince hemen hemen herkesin aklına cinsellik gelir. Çünkü psikoloji ile ilişkili çoğu kavramı cinsellik temelinde açıklamıştır. Aşk kavramı da bunlara dâhildir.  Freud’un yaşadığı dönemde cinsellik, toplumun ahlaki değerlerinden dolayı baskıya maruz kalıyordu. Evlenmeden yaşanan cinsel birliktelikler hoş karşılanmıyor ve ayıplanıyordu. Cinsellikten açıkça söz etmek bile mümkün değildi. Bu durumun getirdiği cinsel eğitim yetersizliği hem erkek hem de kadının yaşantısında zorluklara neden oluyordu. Günümüzde de bu durumun geçerliliğini koruduğunu biliyoruz. Özellik