Ana içeriğe atla

PSİKOLOJİK SAĞLAMLIK-ALİ AKBULUT


 PSİKOLOJİK SAĞLAMLIK

Her birimiz bizi sarsan, güçsüz olduğumuzu düşündüren, çaresiz hissetmemize neden olan durumlarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Kimi zaman zorlansak bile olanca gücümüzle bir şeylerin üstesinden gelmeye çalışıyor kimi zamanda kolumuzu kaldıracak gücü kendimizde bulamıyoruz. Gelin bu sayımızda beraber psikolojik sağlamlık kavramından bahsedelim.
Pandemi ile pek de istekli yürütmediğimiz ilişkimizde 1 yılı aşan bir süreci geride bıraktık. Bu süre zarfında virüs karşısında bağışıklık sistemimizin ne kadar önemli olduğunu, bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için neler yapmamız gerektiğini neredeyse her gün dinledik, okuduk, tartıştık. Yani virüslerle, bakterilerle, hastalıklarla sağlığımızın arasında bir duvar olan bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak hepimizin aklında yer etti. Peki bizi korkutan, kaygılandıran, güçsüz hissettiren, mücadele edemeyeceğimiz düşüncesi oluşturan durumlar karşısında psikolojik sağlığımızdan ne şekilde bahsedeceğiz? Hayatımızda karşılaşabileceğimiz zorluklar karşısında nasıl bir tavır takınacağız? Aşabilecek miyiz? Kendimizi karşı karşıya kalmak istemediğimiz durumlara nasıl hazırlayacağız? İşte tam da burada psikolojik sağlamlık kavramı üzerinde durmalıyız.


Psikolojik sağlamlık birey için aşması oldukça güç olan durumlar karşısında bireyin bu durumlarla baş edebilip üstesinden başarılı bir şekilde gelme ve uyum sağlayabilme yeteneğidir
 (Öz & Bahadır Yılmaz, 2009). Covid pandemisinde hastalanan bireylerin her birinin hastalık sürecinde farklılıklar yaşandığını, kimi bireylerin daha ağır kimi bireylerin ise çok hafif atlattığını biliyoruz. Bu durumda da bağışıklık sistemimizin önemli bir rol oynayabileceğini biliyoruz. Bireylerin psikolojik sağlamlığı da aynı bağışıklık sistemi gibi birbirlerinden farklıdır. Hepimiz hayatımızda benzer zorluklarla, bizi inciten, sarsan benzer durumlarla karşı karşıya kalabiliyoruz ancak hiçbirimiz bu durumlar karşısında aynı tepkiyi göstermiyoruz. Kimimiz bizde stres yaratan zorluklar ya da travmatik durumlar karşısında anksiyete ve depresyon yaşayabiliyor ve bu iyi olmayan psikolojik durumumuz uzunca bir süre sürebiliyor, kimimiz de bu tür durumlar karşısında meydana gelen iyi olmama durumundan kısa bir sürede ayrılıp yaşamın normal akışına dönebiliyor. İşte bu kendini toparlayıp normale dönme gücü psikolojik sağlamlık kavramı ile açıklanır (Doğan, 2015, s. 93). Yani bir nevi yaşamda bizi strese sokan, üzen, sarsan, incitebilecek durumlarla ruhsal sağlığımız arasındaki duvar dersek psikolojik sağlamlık için yanlış olmaz sanırım.
Peki ne yapacağız bu psikolojik sağlamlığı iyileştirmek, güçlendirmek için?  Bağışıklık sistemi için ne yapacağımızı aylarca konuştuk öğrendik, buna ne yapacağız arkadaş? Hani çoğu kişiden duyarız ya hayat insanı olgunlaştırıyor diye sanırım aynen öyle oluyor. Yaşantımızda karşılaştığımız zorluklar eninde sonunda hemen farkına varmasak da bazı çıkarımlar yapmamıza neden oluyor muhakkak, yani aslında karşılaştığımız güçlüklerin tam da kendisi psikolojik sağlamlığımızı güçlendirmede işimize yarıyor. Hayatta zor anlarımızın olabileceği düşüncesini kabullenip o anlarla karşılaşınca ne kadar zorlansak da üzülsek de yaşamın doğal akışının içinde karşılaştığımız bu durumun olabileceğini kabul etmek gerekiyor. Kendimize ve çevremize yönelik farkındalığımızı arttırmak durumların daha önce görmediğimiz yanlarını görmemizi sağlayarak düşüncelerimizin, bakış açılarımızın değişmesinde rol oynayabilir. Hoşumuza giden ve bize iyi gelen şeyleri bilip bu doğrultuda zamanımızı planlamak ve bizi olumsuz etkileyeceğini bildiğimiz şeylerin farkında olmak psikolojik sağlamlığımızı olumlu etkileyecektir. Umut ve hayal kurmak gibi kavramların da bireyin motivasyonunu ve bakış açısını etkilediği inkar edilemez sanırım. Ayrıca güçlü iletişim bağları, ikili ilişkiler kendimizi iyi hissetmemize yararken çoğu kaygılarımızın ve korkularımızın üstesinden gelebilme konusunda da yardım edecektir bize. Tüm bu bahsettiklerimiz psikolojik sağlamlığımız için olumlu yönde etki edebilecek durumlardır. Aslında neredeyse hiçbirimizin bilmediği şeyler değil, değil mi? Yazının başında bu bölüm ile ilgili çok farklı şeyler düşündünüz belki de. Aaa unutmadan, spor yapmak, sağlıklı ve dengeli beslenmek, uyku düzeni gibi çokça duyduğumuz şeyler sadece bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için değil psikolojik sağlamlığımızı da güçlü tutmak için gerekli aman unutmayalım. 
ALİ AKBULUT
Kaynakça

Doğan, T. (2015). Kısa Psikolojik Sağlamlık Ölçeği'nin Türkçe Uyarlaması: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması. The Journal of Happiness & Well-Being, 3(1), 93-102.
Öz, F., & Bahadır Yılmaz, E. (2009). Ruh Sağlığının Korunmasında Önemli Bir Kavram: Psikolojik Sağlamlık. Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Dergisi, 82-89.

 

Yorumlar

POPÜLER YAZILAR

GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM: FRACTURED- DORUKHAN SAĞLAM

  GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM:  FRACTURED Beynimize ne kadar güvenebiliriz? Biz mi beynimizi yönetiriz yoksa o mu bizi yönetir? Zihnimiz gerçekleri bile saptırabilecek kadar güçlü müdür?  Fractured filmi boyunca işte tam da bu soruları soracaksınız kendinize. Zaman zaman ne olduğu konusunda karmaşaya düşebilir, ne olduğunu tam anlamlandıramayabilirsiniz. Kimi zaman ise tam her şeyin açıklandığını düşündüğünüzde bir sonraki sahne tüm fikirlerinizi altüst edebilir. Gizem, gerilim ve psikoloji konulu filmler ilginizi çekiyorsa bu film tam da size göre olacaktır. Film, evli bir çiftin yolculuğu ile başlamaktadır. Ray ve Joanne Monroe ufak kızları Peri ile birlikte seyahat ederken bir benzin istasyonunda mola verirler. Bu benzin istasyonunda mola verdikleri sırada kızları bir kaza geçirir. Peri inşaat alanının kenarında dururken bir köpek gelir, Ray köpeği korkutmak için taş atsa da köpek Peri’nin üzerine giderek onu korkutur ve korkarak geri kaçan Peri inşaat çukuruna düşer

GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM)- ÖZGE CEYLAN

  GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM) Good Will Hunting  Türkçe ismi ile Can Dostum    Matt Damon  ve  Ben Affleck 'i n senaryosunu yazmış olduğu,   Robin Williams ’ın başrolünü oynadığı Oscar Ödülü almış bir filmdir.  Film de yer alan oyuncu Matt Damon ve Ben Affleck Hollywood Sinema dünyasında önemli bir noktaya gelmekle beraber Film ile En iyi Senaryo ödülünü almışlardır Bu ödül ile birlikte sinema yaşamının bir çok alanında yer almışlar ve performanslarını sergilemişlerdir. Geçmişten günümüze filmler ele alındığında psikoloji, eğitim gibi insan ve toplumu ele alan birbirinden farklı birçok alanda filmlerden yararlanmaktadır. Bu nedenle  psikoloji sahasında da kullanılmaktadır  Filmler baktığımız zaman bireyin yaşamını yansıtmak ile beraber kimi zaman kişilerin gerçek yaşam öyküsünden yararlanılarak oluşturulmaktadır.   Filmler alanda fazlasıyla kullanılmaya başlamaktadır şöyle ki sinema terapisi terapi içerisinde yardımcı bir araç olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda filmlerin insan

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN- Ezgi KAYA

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN Yunan Mitolojisi’nde sık sık karşımıza kadınlar, tanrıçalar çıkar. Hatta bu kadınlar güç savaşçılık ve sembolleri ile bazen erkekleri bile saf dışı bırakabilirler. Örneğin savaşçı, güçlü kimliği ile tanınan Zeyna çok güçlü bir karakter ve mükemmel bir savaş zekâsına sahiptir. Anlatılanlara göre Zeyna o kadar güçlü bir Tanrıçadır ki Tanrıların bile zapt edemediği atlara biner, onlarla uzak diyarlarda savaşır. Baş Tanrı Zeus ve yine güçlü bir karakter olan hikmet tanrıçası, Zeus’un ilk karısı Metis’in kızı olan Athena zekâ ve strateji tanrıçası olarak bilinir. Aynı zamanda Athena sanat ve ilham tanrıçası olarak da bilinir.  Yunan Mitolojisi efsanelerinde de kadın ve kadının mucizeleri sık sık anlatılır. Örneğin Athena’nın Zeus’un kafasının içinden çıktığı ve bu yüzden de Baş Tanrının bütün özelliklerini aldığından bahsedilir. Zeus’un kafası yarılır ve ortaya dans eden, güzelliği ile insanlara ilham veren tanrıça Athena ortaya çıkar ve bütün ölümsüzle

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ-ROJDA ÇELİK

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ Aşk şairlerin uydurmasıdır, demiştir Ursula K. Le Guin Malafrena adlı romanında. Peki, şairlerin anlam yüklemeleri sonucu mu aşk insan hayatında bu kadar değerli olmuştur, yoksa aşkın insan hayatında bu kadar değerli olması mı şairleri yazmaya yöneltmiştir. Bu soruların cevabını bilmemekle beraber gelin Freud’un “Aşkın Psikolojisi” kitabını inceleyerek bu konuya ışık tutmaya çalışalım. Freud denince hemen hemen herkesin aklına cinsellik gelir. Çünkü psikoloji ile ilişkili çoğu kavramı cinsellik temelinde açıklamıştır. Aşk kavramı da bunlara dâhildir.  Freud’un yaşadığı dönemde cinsellik, toplumun ahlaki değerlerinden dolayı baskıya maruz kalıyordu. Evlenmeden yaşanan cinsel birliktelikler hoş karşılanmıyor ve ayıplanıyordu. Cinsellikten açıkça söz etmek bile mümkün değildi. Bu durumun getirdiği cinsel eğitim yetersizliği hem erkek hem de kadının yaşantısında zorluklara neden oluyordu. Günümüzde de bu durumun geçerliliğini koruduğunu biliyoruz. Özellik