RAY CHARLES VE BLUES
Kültürel ve sosyoekonomik geçmiş, birey üzerinde karakteristik gelişimin temel yapı taşları olduklarından dolayı müzik seçimlerinde büyük bir role sahiptirler. Aynı şekilde etnik yapı, değer yargıları ve gelenekler de müzik seçimlerinde öne çıkan önemli unsurlardır. Bu doktrinler üzerinden bakıldığında, ülkeden ülkeye farklılaşan müzik tarzlarının sebeplerini daha net anlamış oluruz. Örneğin; Amerikan kültüründe blues müziği, zamanında Amerika’daki yerli siyahilerin sıkıntılarını ifade etmek ve duygularını açığa çıkarmak için oluşturduğu bir müzik tarzıdır. Bunun peşi sıra oluşan jazz müziği, blues müziğine benzer olup daha çok burjuva kesimine hitap etmiştir. Jazz müziğinde blues’a oranla enstrüman daha ön plandadır. Bunun yanı sıra, jazz batı dünyasının etkisi ile kentsel, blues ise kırsaldır. Ek olarak blues, Afrika kökenli Amerikan toplumunun, psikolojik açıdan çeşitli travmalar yaşadıkları bir zamanda ortaya çıkmıştır. Bu sebepten dolayı blues müzik, jazz müziğine oranla daha melankoliktir.
“Hissedilmeyen hiçbir şey jazz olamaz, jazz olmayan hiçbir şey gerçek değildir, eğer gerçek değilse müzik de değildir.” diyen B.B. King, jazz/blues müziğinin büyük duayenlerinden olup, jazz müziğine karşı tutkusunu bu kelimelerle ifade etmiştir.
Bende bir jazz tutkunu olarak, bu müzik tarzını dinlerken ki duygularımı ifade etmek isterim. Issız bir sokakta, kulağınıza ansızın bir saksafon sesi geldiğinde, ürperip tüylerinizin diken diken olduğu bir duruma şahit oldunuz mu? Veya arkadaşlarınızla birlikte yürürken, yakınlarda jazz tonlarını duyup, arkadaşlarınızdan koparak müziğin geldiği yöne doğru istemsizce yürüdüğünüze? Bu gibi durumlarda ben ve benim gibi jazz severler, dış dünya ile ilişkisini istemsiz olarak keserler. Jazz müziğinin içinde kaybolurlar sadece. Sanki zaman durmuştur onlar için. Geçmişte ve gelecekte ne olduğu ve ne olacağı o an için çok da önemli değildir. B.B King’in dediği gibi jazz o an için hayatın gerçeği oluvermiştir. Küçüklüğünde çeşitli psikolojik travmalar atlatan ve görme yetisini daha 7 yaşındayken kaybeden Ray Charles da "Blues" müziğini kendine bir çıkış kapısı olarak görmüş ve hayatını ona adamıştır. Ray Charles, küçük yaşta babasını kaybedip, annesi ve bir kardeşiyle yoksul bir hayat sürüyordu. Annesinin yoğun çalışma hayatından dolayı Ray, sürekli kardeşi ile vakit geçiriyordu. Yaşadıkları köyde, bağrışmalara, kavgalara ve çeşitli vakalara şahit olan Ray ve kardeşinin normal dışı psikolojik gelişimleri burada başlamıştı. Ray ilk olarak kardeşinin bir leğen içerisinde ölümünü izleyip, daha sonraki süreçte gözlerini kaybetmişti. Bu travmatik vakalar sonrası Ray, hayata bağlılığını büyük oranda kaybetmişti. Taa ki blues müzik ile tanışana kadar.
Bende bir jazz tutkunu olarak, bu müzik tarzını dinlerken ki duygularımı ifade etmek isterim. Issız bir sokakta, kulağınıza ansızın bir saksafon sesi geldiğinde, ürperip tüylerinizin diken diken olduğu bir duruma şahit oldunuz mu? Veya arkadaşlarınızla birlikte yürürken, yakınlarda jazz tonlarını duyup, arkadaşlarınızdan koparak müziğin geldiği yöne doğru istemsizce yürüdüğünüze? Bu gibi durumlarda ben ve benim gibi jazz severler, dış dünya ile ilişkisini istemsiz olarak keserler. Jazz müziğinin içinde kaybolurlar sadece. Sanki zaman durmuştur onlar için. Geçmişte ve gelecekte ne olduğu ve ne olacağı o an için çok da önemli değildir. B.B King’in dediği gibi jazz o an için hayatın gerçeği oluvermiştir. Küçüklüğünde çeşitli psikolojik travmalar atlatan ve görme yetisini daha 7 yaşındayken kaybeden Ray Charles da "Blues" müziğini kendine bir çıkış kapısı olarak görmüş ve hayatını ona adamıştır. Ray Charles, küçük yaşta babasını kaybedip, annesi ve bir kardeşiyle yoksul bir hayat sürüyordu. Annesinin yoğun çalışma hayatından dolayı Ray, sürekli kardeşi ile vakit geçiriyordu. Yaşadıkları köyde, bağrışmalara, kavgalara ve çeşitli vakalara şahit olan Ray ve kardeşinin normal dışı psikolojik gelişimleri burada başlamıştı. Ray ilk olarak kardeşinin bir leğen içerisinde ölümünü izleyip, daha sonraki süreçte gözlerini kaybetmişti. Bu travmatik vakalar sonrası Ray, hayata bağlılığını büyük oranda kaybetmişti. Taa ki blues müzik ile tanışana kadar.
Teşekkürler.
Onur Tunç YILDIZ
Yorumlar
Yorum Gönder