İNSANIN TAKLİDİ: YAPAY ZEKA
Psikoloji biliminin ilgi alanını yalnızca davranışlar olarak sınırlamak mümkün değildir. Bu alanların içinden biri ise "nöropsikolojidir". Nöropsikoloji; bellek, konuşma, plan yapma, yön tarifimiz ya da zekanın gelişimi, tamamen birey ile alakalı olmayan zekanın taklit etkisine de bakabilir. Bireyi taklit eden zeka türü ise son zamanların hızla gelişen ve nöropsikoloji alanını da ilgilendiren yapay zekadır. Zeka ve yapay zeka kavramlarını bir arada işlemek ve anlamlandırmak gerekebilir. Çünkü yapay zeka olarak adlandırılan tüm gelişmeler birer taklit gibidir. İnsanın taklidi…
Zeka kavramı ise oldukça soyut bir kavramdır. Bu soyut kavram insanlık için tanımı hala birtakım öznel yargılar taşımaktadır. Buna istinaden tarihte zeka kavramı sürekli bir değişiklik göstermiştir. Elbette zekanın açıklanması gibi zekanın ölçümlenmesi de bu süreklilikte uyum sağlayarak değişip gelişmiş ve hala günümüzde kullanılan bazı testlerin oluşumuna öncülük etmiştir. Örneğin, "1916’da Amerika’da Stanford-Binet testi geliştirilmiştir. Stanford-Binet zeka testi zeka yaşı ile takvim yaşı arasında bir oranın kullanıldığı (IQ) ilk test olmuştur.”(Özekes M.,2013) ardından çocuklar için WISC-R ve daha sonra engelli bireyler de kullanım kolaylığı sebebiyle Peabody Resim Kelime Testi izlemektedir.(Özkesen M.,2013) Bu kadar soyut bir kavramın hala çeşitli yöntemler ile ölçümü yapılırken aynı zamanda bilim insanları yapay zekayı merak etmişler ve çalışmalara başlamıştır. Bir çok bilim kurgu ve hatta yer yer korku, gerilim film sahnelerin de yapay zekanın bilinmez bir gelecekte nasıl kurgulandığını da izlemişizdir. Yapay zeka, dünyanın en önemli olayları arasında sıralanmaktadır. “Tarihte üç büyük olay vardır. Bunlardan ilki kainatın oluşumudur. İkincisi yaşamın başlangıcının olmasıdır. Üçüncüsü de yapay zekanın ortaya çıkışıdır.”(aktaran; Fredkin E., alıntılayan; Pirim H.,2006) Bu ciddi söylemin sahibi MIT Bilgisayar Bilimleri laboratuvar yöneticilerinden Edward Fredkin’e aittir. İnsanlık tarihi açısından bu kadar önemli olan bir oluşumun insanı korkutmaması belki de imkansızdır ve bir çok bilimi yanında etkileyebilecek güçtedir.
Yapay zeka çalışmaları yakın zamanda popüler olmuş olabilir. Ancak yalnızca 21.yy’da bilim insanlarının ilgisini çekmemiştir. 1943 yılında McCulloch ve Pitts “Beynin Boolean Devre Modeli” ortaya çıkmıştır. 1956 yılında ise "Yapay Zeka" ismi ortaya atılmıştır. Bu zeka türünün belki en önemli adımlarından biri ise 1969 yılları sırasında IBM satranç oynayan bir program yazmıştır. Bu program yapay zeka için büyük bir adım olacaktır. 1980 sonrası ise yapay zeka endüstri haline gelmektedir. (Pirim H.,2006) Örneğin; şu an bizlerin günlük hayatta aşina olduğunu robot oyuncaklar birer yapay zeka ürünüdür. Yapay zekanın bir tanımı insan aklını taklit etmekten ibaret iken diğer bir bakış açısı ile bakıldığında bağımsız makinelerdir ve insan olmaksızın kompleks işler başarabilir haldedir. Aslında makinenin düşünmesini sağlamaktır. Peki bir makine insan olmadan onun işlerini elinden alabilir mi? Bu soruya dünyanın farklı yerlerinden bambaşka insanlar bir çok yorum getirmiştir. 1965 senelerinde yirmi yıl sonra insanın işleri artık yapay zeka da olacak söylemi varken 2000’li senelerde Moore Kanunu yaratıcısı bunun asla gerçekleşmeyeceğini söylemiştir. (Özcan B.,2019) Bunun sebebi bilim insanlarının ilerleyememesi mi, yoksa insanın nörolojik olarak karmaşıklığının henüz çözülememişken insanı taklit eden başka bir zeka türünün ne kadar insanı geçebileceği konusu mudur? İnsan davranışını, öğrenmesini ve bellek yapısını bir potada toplayan nöropsikoloji alanı hala beynin zekanın tamamen keşfini tamamlamış bile değillerdir. Ancak ve ancak bilimsel olarak zeka ve yapay zeka karşılaştırmaları sunulabilir. Örneğin, insan uzmanlığı bilim için çabuk etkilenir, geniş bakış açısı, tahmini zor, pahalı bir etkisi vardır. Yapay zeka ise satın alınabilir, kalıcı, tutarlı ve teknik duyumu mevcuttur. Bu tablo zeka ve yapay zeka arasında farkları aynı zamanda değişen gelişen bilimi de işaret etmektedir. Psikoloji geniş bir alanında çalışarak bilimsel çalışmalar yapmak ve etkisini incelemek, gelişmesini, karşılaştırılmasını da göz önüne sermektedir.(Pirim H.,2006)Yapay zeka bir taklit veya insanın çözemediği alanları çözmekte ise eğer, ne gibi problemleri ortadan kaldırmaktadır ve hangi alanlar da kullanılabilir? Sorusunun cevabı oldukça net bir cevap sunmaktadır. Örneğin biz insanlar öğrenmeyi koşullamalar olarak sağlayabiliriz. Ceza ile bir davranış sönebilir veya pekiştirme ile bir davranış daha fazla ortaya çıkabilir. (Balaban H., Ders Notları,2018) Yapay zeka ise yapay sinir ağları ile nöronal sistemi taklit edebilir ve öğrenme olayı gerçekleşebilir bu sayede tahmin etme, haberleşme, tıp vb. alanlar da kullanılır hale gelir. Sims oyunu, askeri alanda insansız araçlar, planlama gibi alanlar da sıkça karşımıza çıkmaktadır.(Pirim H.,2006) Bir çok alanda hayatımız da var olan yapay zeka psikolojik olarak insana etkisi tartışılmazdır. Hayatı kolaylaştırdığı elbette açıktır. Ancak bunun yanında ciddi kaygılar da beraberinde taşır. İnsanları milyonlarca ihtimali olan satrançta yenmesi veya sinir sistemi kopyasını çıkarması, bambaşka bir evren üretmesi tahmin edilemez gelecekte belli kaygılara sebep olmaktadır. Kimi insanlar için gelecekte savaşılması psikolojik ve teknolojik savaşa sebep olacak yapay zeka kimi insanlar için hayatın bir parçası ve kolaylaştırıcısı olacaktır. Şayet bazı kimselerin yapay zekayı teknolojik bir ilerlemeden daha fazlası olarak görmemektedir. “Bilgisayar, efendisinin verdiği emirlere uyan; IQ’su yüksek, EQ’su düşük bir köledir.” (aktaran; Çankırılı A., alıntılayan; Pirim H.,2006) Nöropsikoloji alanının son zamanlardaki belirgin bir ivme kazanan sorular ile dolu yapay zeka konusunu herkes gibi bizler de deneyimleyerek araştırarak kaygıya, korkuya veya rahatlama hislerine yol açtığını göreceğiz. Bu gelişmeler nöropsikoloji alanından çalışan bir çok bilim insanını da etkilememesi mümkün değildir. Yapay zeka elbette gelişip daha komplike hale gelecektir. Çözümsüz soruları, en zor oyunlar da insanları geçebilir hale gelecektir. Ama yapay bir zekadan daha komplike insan beynini ve hala zekanın bilim insanları tarafından bir dizi yeni gelişmelere uğradığını unutmamak gerekir.
Teşekkürler
Özden Nur KARPINAR
Kaynakça:
Pirim H., Yapay Zeka, 2006, Journal Of Yaşar Üniversitesi, 1(1) syf; 81-92
Özekes M., Pedaboy Resim Kelime Testi 3.01-3.12 Yaş Aralığı İzmir Bölgesi Standardizasyonu Çalışması, Ege Eğitim Dergisi, 2013, (1), 90- 107
Özcan B., Hazırlanın! Yapay Zeka İnsan Zekasını Geçmek Üzere,2019
Dr. Öğr. Üyesi Balaban Ögel H., 2017-2018 dönemi, Öğrenme Psikolojisi Ders Notları
Tek kelimeyle muhtesem
YanıtlaSil