PANİK ATAK
PANİK ATAK NEDİR ?
Başlangıç evresi netlik kazanmamış, ani korku ve yoğun sıkıntı süreçlerinin yaşandığı kaotik nöbetlere “Panik Atak” denir. Panik atağına sahip bir hastanın, tedavisel süreçten geçmemesi, kaygı bozukluğunu da beraberinde getireceğinden dolayı düşünsel yönde sürekli baskı durumunu oluşturur. Bu baskı anksiyeteden gelen sorgulama mekanizmasıdır.Atakların oluşma olasılığına karşılık, bireylerin günlük yaşamdaki eylemlerini (işe gitme, spor yapma…) kısıtlaması, buna örnek olarak verilebilir.
PANİK ATAĞIN BELİRTİLERİ ?
Panik atağın başlıca belirtileri; kalp çarpıntısı, nefes nefese kalma, boğulma hissi, üşüme, ürperme, ateş basması, ölüm korkusu, uyuşma, göğüste sıkışma, baş dönmesi, terleme ve titreme olarak sıralandırılabilir. Panik atak teşhisi konulabilmesi için hastanın, bu belirtilerden en az 4 tanesine sahip olması gerekir.
PANİK ATAK NASIL OLUŞUR ?
Panik atağın oluşumunu komplike normlardan uzak tutup, basit algoritmalara dayandırabilmemiz için, bu durumun oluşumunu teoride ve pratikte incelememiz gerekir.
Panik atak sırasında, kalp ritmi hızlanır, nabız artar, hasta kalbindeki çarpıntıdan dolayı ölebileceği kaygısına kapılır. Bunların yanında; terleme, titreme, üşüme, ya da ürperme gibi problemler de görülür. Ortalama 10-15 dakika süren panik atağı, minimum 1-2 dakika, maximum 1 saat civarında gerçekleşir. Ayrıca ataklar arası süreçlerde anksiyete oluşumu, yaşam kalitesini büyük oranda etkileyebilir.
PANİK ATAĞA NEDEN OLAN FAKTÖRLER ?
1- Genetik Faktörler
Genetik faktörler, panik atakların oluşumunda doğrudan bir etkiye sahip olmadığından dolayı bu oluşumları, yalnızca genetik faktörlere bağlamak yanlış olacaktır. Genetik faktörler ancak çevresel etmenlerle birlikte hastalık sebebi olarak nitelendirilir.
2- Yapısal Beyin Sağlığı
Beyine gelen uyarımları, tehlike bazında ayırt eden bölgenin (lokus ceruleus), görevini tam yapamaması sonucunda oluşan sürekli alarm durumu, panik atağın oluşumunda büyük bir role sahiptir. Aynı şekilde beynin yönetimi dahilinde oluşturulan hormonel dengenin bozukluğu, panik atak oluşumuna neden olabilir. Bu bahsedilen bozukluk, böbrek üstü bezlerinin istem dışı adrenalin hormonu üretmesi sonucunda gerçekleşir.
3- Ayrılık Bunaltısı Ve Stres
Freud’un “Psikodinamik” kuramına göre, panik atak oluşumlarının altında yatan bir başka neden ise, küçük yaşta birincil bakıcının (anne, baba, dadı…) kaybedilmesi durumudur. Bu durum ilerleyen zamanlarda, birey üzerinde yoğun strese sebep olarak, panik atağı oluşturabilir. Kısaca; bireyin, ailesi ve yakın çevresinden verdiği kayıplar, üzüntü ve stresi de beraberinde getireceğinden dolayı, panik atağı destekler nitelikte olacaktır
4- Travma Ve Taciz
Geçmişte yaşanılan travmatik olaylar anksiyeteyi de beraberinde getireceğinden dolayı panik atağın oluşumuna neden olabilecek korku etmenini doğurabilir. Bu korku, yaşanılan travmatik olayların tekrarlama düşüncesinden ortaya çıkarak, sürekli tedirginlik ve panik durumlarına sebep olabilir. Aynı şekilde taciz durumları, birey üzerinde bastırılmış duygu ve ifadelerin oluşumuna temel hazırlayabileceğinden dolayı, korku ve endişeyi de beraberinde getirecektir. Bunun neticesinde panik atak durumu oluşacaktır.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ ?
1- İlaç Tedavisi
Tedavisel süreçte ilaç kullanımı, kullanım süresi içerisinde etkili olabilir. Bu etki genelde ilaç kullanımına başlanıldıktan 2-3 hafta sonra görülür. Ortalama bir sene süren ilaç tedavisi, bilişsel ve davranışsal yöntemler ile kullanıldığı zaman,daha kısa zamanda tamamlanabilir.
2- Psikoterapi
Psikoterapi, hasta ile konuşularak, oluşan hastalığın diyalektik incelenmesi sonucunda, sorunun temelinde yatan etmenleri çözüme ulaştırabilir. Bu durumda hasta bilinçlendirilir ve terapist tarafından ödevlere tabi tutulur.
3- Egzersiz
Egzersizler, psikolojik rahatsızlıkların çıkış noktalarındaki, biyomedikal problemleri kontrol altına alabileceğinden dolayı, tedavisel süreçte büyük bir öneme sahiptir. Haftada 5 gün
düzenli olarak yapılan tempolu egzersizler ( yüzme, koşu, bisiklet…) psikolojik problemlerin tedavisinde merkezi bir öneme tabi tutulur.
PANİK ATAĞIN BELİRTİLERİ ?
Panik atağın başlıca belirtileri; kalp çarpıntısı, nefes nefese kalma, boğulma hissi, üşüme, ürperme, ateş basması, ölüm korkusu, uyuşma, göğüste sıkışma, baş dönmesi, terleme ve titreme olarak sıralandırılabilir. Panik atak teşhisi konulabilmesi için hastanın, bu belirtilerden en az 4 tanesine sahip olması gerekir.
PANİK ATAK NASIL OLUŞUR ?
Panik atağın oluşumunu komplike normlardan uzak tutup, basit algoritmalara dayandırabilmemiz için, bu durumun oluşumunu teoride ve pratikte incelememiz gerekir.
Panik atak sırasında, kalp ritmi hızlanır, nabız artar, hasta kalbindeki çarpıntıdan dolayı ölebileceği kaygısına kapılır. Bunların yanında; terleme, titreme, üşüme, ya da ürperme gibi problemler de görülür. Ortalama 10-15 dakika süren panik atağı, minimum 1-2 dakika, maximum 1 saat civarında gerçekleşir. Ayrıca ataklar arası süreçlerde anksiyete oluşumu, yaşam kalitesini büyük oranda etkileyebilir.
PANİK ATAĞA NEDEN OLAN FAKTÖRLER ?
1- Genetik Faktörler
Genetik faktörler, panik atakların oluşumunda doğrudan bir etkiye sahip olmadığından dolayı bu oluşumları, yalnızca genetik faktörlere bağlamak yanlış olacaktır. Genetik faktörler ancak çevresel etmenlerle birlikte hastalık sebebi olarak nitelendirilir.
2- Yapısal Beyin Sağlığı
Beyine gelen uyarımları, tehlike bazında ayırt eden bölgenin (lokus ceruleus), görevini tam yapamaması sonucunda oluşan sürekli alarm durumu, panik atağın oluşumunda büyük bir role sahiptir. Aynı şekilde beynin yönetimi dahilinde oluşturulan hormonel dengenin bozukluğu, panik atak oluşumuna neden olabilir. Bu bahsedilen bozukluk, böbrek üstü bezlerinin istem dışı adrenalin hormonu üretmesi sonucunda gerçekleşir.
3- Ayrılık Bunaltısı Ve Stres
Freud’un “Psikodinamik” kuramına göre, panik atak oluşumlarının altında yatan bir başka neden ise, küçük yaşta birincil bakıcının (anne, baba, dadı…) kaybedilmesi durumudur. Bu durum ilerleyen zamanlarda, birey üzerinde yoğun strese sebep olarak, panik atağı oluşturabilir. Kısaca; bireyin, ailesi ve yakın çevresinden verdiği kayıplar, üzüntü ve stresi de beraberinde getireceğinden dolayı, panik atağı destekler nitelikte olacaktır
4- Travma Ve Taciz
Geçmişte yaşanılan travmatik olaylar anksiyeteyi de beraberinde getireceğinden dolayı panik atağın oluşumuna neden olabilecek korku etmenini doğurabilir. Bu korku, yaşanılan travmatik olayların tekrarlama düşüncesinden ortaya çıkarak, sürekli tedirginlik ve panik durumlarına sebep olabilir. Aynı şekilde taciz durumları, birey üzerinde bastırılmış duygu ve ifadelerin oluşumuna temel hazırlayabileceğinden dolayı, korku ve endişeyi de beraberinde getirecektir. Bunun neticesinde panik atak durumu oluşacaktır.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ ?
1- İlaç Tedavisi
Tedavisel süreçte ilaç kullanımı, kullanım süresi içerisinde etkili olabilir. Bu etki genelde ilaç kullanımına başlanıldıktan 2-3 hafta sonra görülür. Ortalama bir sene süren ilaç tedavisi, bilişsel ve davranışsal yöntemler ile kullanıldığı zaman,daha kısa zamanda tamamlanabilir.
2- Psikoterapi
Psikoterapi, hasta ile konuşularak, oluşan hastalığın diyalektik incelenmesi sonucunda, sorunun temelinde yatan etmenleri çözüme ulaştırabilir. Bu durumda hasta bilinçlendirilir ve terapist tarafından ödevlere tabi tutulur.
3- Egzersiz
Egzersizler, psikolojik rahatsızlıkların çıkış noktalarındaki, biyomedikal problemleri kontrol altına alabileceğinden dolayı, tedavisel süreçte büyük bir öneme sahiptir. Haftada 5 gün
düzenli olarak yapılan tempolu egzersizler ( yüzme, koşu, bisiklet…) psikolojik problemlerin tedavisinde merkezi bir öneme tabi tutulur.
Teşekkürler.
Onur Tunç YILDIZ
Yorumlar
Yorum Gönder