BEDENSEL BELİRTİ BOZUKLUKLARI
Vücudumda bir kızarıklık var acaba ölümcül bir hastalığa mı yakalandım? Herhangi bir fiziksel belirtim için en az 4 doktora görünmeliyim gibi soru ve düşünceler bedensel belirti bozukluğu ile yakından ilişkilidir.
Bedensel Belirti Bozukluğu, en genel ifade ile: Kişinin fiziksel belirtileri ya da sağlığı ile ilgili çok fazla uğraş göstermesidir. Kişi bedensel belirtileriyle ilgili aşırı bir stres ve kaygı içerisindedir. Buna bağlı olarak çok fazla enerji kaybı yaşamaktadır (Kring, Johnson, Davıson, Neale, 2017). Şöyle ki: Kişinin bedensel bir belirtisi yok ama bir hastalığı olduğunu düşünüyor. Doktora gidiyor ancak doktor herhangi bir hastalığı olmadığını söylüyor. Kişi bunu kabul etmiyor ve birden fazla doktora gidiyor. Kişi sözde olan bedensel belirtisi ile ilgili istediği açıklamayı bulamayınca gittiği hastaneyi ve doktoru suçluyor, sonuçta büyük bir memnuniyetsizlik yaşıyor. Bu memnuniyetsizlik de kişinin üzerinde ciddi bir kaygı ve strese neden oluyor. Dolayısıyla kişi birden fazla tedavi görüyor ve ilaç kullanıyor. En nihayetinde ise kişi bu girdaptan çıkamıyor.
Bedensel Belirti Bozuklukları DSM- 5 (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders; Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı)’te 5 başlıkta inceleniyor: Bedensel Belirti Bozukluğu, Hastalık Kaygısı, Konversiyon Sendromu, Hasta Numarası Yapmak ve Yapay Bozukluk.
Bedensel Belirti Bozukluğu, bedensel belirtiler ile ilgili aşırıya kaçan duygu, düşünce ve eylemleri içerir. Hastalık Kaygısı Bozukluğu, herhangi bir bedensel belirti yokken ciddi bir rahatsızlık varmışçasına korku yaşamaktır. Konversiyon Bozukluk, herhangi bir tıbbi hastalıkla ya da kültüre uyan bir davranışla açıklık getirilemeyen nörolojik semptomlardır. Hasta Numarası Yapmak ve Yapay Bozukluk, herhangi bir kanıt yokken kişinin bilerek, kazanç sağlamak için psikolojik ya da fiziksel belirtilerle ilgili rol yapmasıdır.
Her psikopatolojik durumda olduğu gibi Bedensel Belirti Bozuklukları(BBB) ’nın da eleştirildiği noktalar mevcuttur. Bu eleştirilerden bazıları: BBB tanısı alan kişiler çok çeşitlilik göstermektedir. Bazı kişiler BBB ile birlikte anksiyete ve depresif bozukluklar da geliştirirken bazı kişiler geliştirmez (Lieb, Mein, Schmidt ve Araya, 2007. ; Kring, Johnson, Davıson, Neale, Neale, 2017). Bir diğer eleştiri ise, BBB yaşayan kişiler sağlıkları konusunda çok fazla stres, kaygı yaşadıklarını ve bu konuda fazla enerji harcadıklarını söylemiştim ancak burada bahsedilen kriterler sipesifik kriterlerdir. Yani, ‘Fazla stres ya da kaygı yaşamanın sınırı nedir? ‘ , ‘Çok fazla enerjinin harcanması nasıl olur?’ gibi sorular tartışılmaktadır.
BBB’nin tedavisine baktığımızda, karşılaşılan en büyük sorun bu bozukluğa sahip olan kişilerin tedaviyi kabul etmemeleridir. Çünkü bu kişilerin ‘sözde’ olan fiziksel belirtilerinin farkında olmalarını sağlamak epey güçtür. Bu süreçte esas hedef, doktor ile hastanın tartışma yaşamamasını sağlamaktır. Hastanın doktora karşı güven duyması ve tedavi sürecinde rahat ve emin olması sağlanmalıdır. BBB tedavisine Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) bakış açısı ile bakacak olursak: BDT, BBB’ye sahip olan kişilerin tedavi sürecinde şu amaçları gerçekleştirmek ister. Bedensel belirtilerin verdiği stresi, kaygıyı tetikleyen durumları, ortamları vb. belirlemek ve bedensel belirtilere yönelik düşünceleri, bilişleri, şemaları stres ve kaygıyı azaltacak şekilde değiştirmektir. En nihayetinde de hastanın davranışını değiştirerek hasta rolü yapmasını bırakmasını sağlamak ve hastanın sosyal etkileşimlere girerek konu ile ilgili pekiştireçleri daha fazla almasını sağlamaktır.
BDT bakış açısının haricinde BBB tanısı alan kişilerin tedavisinde antidepresan tedavisi de gerçekleştirilmektedir ancak antidepresan tedavisi daha çok ağrının ön planda olduğu BBB’ de işlev görür. Bir çalışmanın bulgularına göre düşük dozda kullanılan antidepresanların (özellikle imipramine –Tofranil- ) kronik ağrı ya da ilgili sorunları azaltmada, plasebodan daha etkili olduğu görülmüştür ( Fishbain ve ark., 2000; Kring, Johnson, Davıson, Neale, Neale, 2017).
Bedensel Belirti Bozukluğu yaşayan kişiler sosyal etkileşimlerinde ‘Damgalama’ya maruz kalmaktadırlar. Bu yüzden umarım yazdığım yazı sizin Bedensel Belirti Bozuklukları hakkında bilgilenmenizi ve sonucunda da çevrenizde bu sorunu yaşayan kişilere karşı sağduyulu olmanızı sağlar. Unutmamak gerekir ki, sahip olduğumuz olumsuz duygu ve düşüncelerimiz fiziksel belirtilerimiz üzerinde oldukça etkilidir.
Yararlandığım Kaynak: Kring, A.M., Johnson, S.L., Davıson, G., Neale, J., (2017). Anormal Psikolojisi/Psikopatoloji (s. 4-7, 210). Ankara: Nobel Yayın.
Teşekkürler.
Utku Sena Şişman
Yorumlar
Yorum Gönder