Ana içeriğe atla

SAĞLIK PSİKOLOJİSİ- Seda ULUDAĞ



SAĞLIK PSİKOLOJİSİ










“Sağlık; fiziksel, ruhsal, ve sosyal açıdan tam iyilik hali olarak tanımlanmaktadır.” (Alıntılayan: Periyodik Sağlık Muayenesinde Risk Değerlendirmesi, Dikici., Şahin., 2013. Aktaran: 1948, Dünya Sağlık Örgütü.) Sağlık, psikolojiden bağımsız olarak düşünülemeyen bir kavramdır. Ruhsal açıdan iyilik durumu, beraberinde fiziksel iyilik durumunu da getirir. Tıbbi sağlığın; psikoloji ile bir bütün olduğu düşünüldüğünde, sağlık ve ruh sağlığını bütün olarak bünyesinde barındıran bir alana ihtiyaç duyulmaktadır. Bu alanlardan birisi; “Sağlık Psikolojisi” alanıdır. Sağlık psikolojisi; sağlığın geliştirilmesi, sürdürülmesi, korunması, hastalıkların nedenlerinin araştırılması ve hastalık nüksünün önlenmesi gibi konulara odaklanan bir psikoloji dalıdır. Hastalığın, hücre düzeyinde meydana geliyor olmasını savunan “Biyomedikal Model”in yetersizliği ve davranışçı yaklaşımların tek başına eksik kalması gibi sorunlar, sağlık psikolojisi alanının gelişimine olanak sağlamıştır. Daha çok “Biyopsikososyal Model” ile çalışan sağlık psikolojisi; biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin etkileşimine odaklanır. Günümüzde artan kronik hastalıklar ile baş etme sürecinde, sağlıksız alışkanlıkların ve yaşam tarzı düzenlemelerinin gücü, sağlık psikolojisi sayesinde anlaşılmaktadır. Türkiye’de en yaygın görülen kronik hastalıkların başında “Kardiyovasküler (kalp-damar) Hastalıklar” gelmektedir. Yapılan çalışmalar, sağlıksız alışkanlıkların yerini sağlık davranışına bırakmasıyla beraber, kronik hastalıkların minimum seviyeye düştüğünü göstermektedir. Bahsedilen sağlık davranışları, sağlık psikologları tarafından araştırılmakta ve belirlenmektedir. Multidisipliner bir çalışma ile birçok uzmanın görüşü alınarak sağlık geliştirici, sürdürücü ve koruyucu davranışlar üzerinde planlar yapılmaktadır. Sağlık davranışları yaşam kalitesini artırmakta ve yaşam süresini uzatmaktadır.


Matarazzo’nun “Sağlık Psikolojisi” nin hedefleri olarak belirlediği dört ana başlık bulunmaktadır: “1. Sağlıklı yaşam için sağlığın korunması ve sürdürülmesi, 2. Hastalığın önlenmesi ve rehabilite edilmesi, 3. Hastalığın teşhis protokollerinin iyi ve net bir şekilde belirlenebilmesi, 4. Sağlık politikalarının geliştirilmesi.” (1980: 815) Sağlık psikolojisi, hastalıkların; sadece bir nedenden ötürü değil, birden çok faktörün etkisiyle geliştiğini söyler. Zihin ve bedenin birbirinden bağımsız olamayacağını savunur. “Ayrıca hastalık analizinde de dört ana bakış açısını ortaya koyar. Bunlar; sağlığın biyopsikososyal modeli, süreklilik olarak sağlık, psikoloji ve sağlık arasındaki nedenselliktir.” (Ogden J.,2016) Hastalığın oluşum süreci içerisinde, psikolojinin rolünü göz ardı etmemek gerekir. Doğrudan veya dolaylı yollardan; stres, inançlar, davranışlar, baş etme şekli ve sosyal destek gibi birçok psikolojik faktör hastalık oluşum sürecinde etkilidir. Sağlık psikolojisi de bu noktada hastalık ve sağlığın psikoloji ile bağlantısına ışık tutmaktadır.


Sağlık psikolojisi gelişen bir sektördür. Amerika Birleşik Devletleri ile Avrupa’da yüksek eğitimini bu alanda yapan kişiler, zamanla artmaktadır. Klinik sağlık psikoloğu, “sıkıntıları olan bireylerin değerlendirilmesi ve tedavisine odaklanan, klinik ile sağlık psikolojisi alanında uzman” kişi olarak tanımlanmıştır. (Ogden J.,2016) Bu alanda uzman olmak için, öncelikle psikoloji bölümü lisans eğitimini bitirmiş olmak ve sağlık psikolojisi yüksek lisans eğitimini tamamlamış olmak şarttır. “Sağlık psikologları; hastaneler, sağlık ocakları, bakımevleri, halk sağlığı merkezleri, tüp bebek merkezleri, psikiyatri klinikleri, diyaliz ve onkoloji gibi kliniklerde çalışabilmektedir. “ (Kocabaş E.,2007)


Teşekkürler. 


Seda ULUDAĞ. 


KAYNAKÇA





Boratav H., Sunar D., (2004). Sağlık Psikolojisi: Türkiye Açısından Bir Durum Değerlendirmesine Doğru, İstanbul Bilgi Üniversitesi. (http://dergipark.gov.tr/download/article-file/100074)






Ogden J.,(2012) Sağlık Psikolojisi, Nobel Yayıncılık, Ankara






Dikici F. M., Şahin K.M.,(2013) Periyodik Sağlık Muayenesinde Risk Değerlendirmesi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD, Samsun.









Kocabaş E., (2007), Bir Uygulama Alanı Olarak Sağlık Psikolojik Danışmanlığı, Ege Eğitim Dergisi. (http://dergipark.gov.tr/download/article-file/57061)

Yorumlar

POPÜLER YAZILAR

GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM: FRACTURED- DORUKHAN SAĞLAM

  GERÇEKLE HAYALİN BİRBİRİNE GİRDİĞİ BİR FİLM:  FRACTURED Beynimize ne kadar güvenebiliriz? Biz mi beynimizi yönetiriz yoksa o mu bizi yönetir? Zihnimiz gerçekleri bile saptırabilecek kadar güçlü müdür?  Fractured filmi boyunca işte tam da bu soruları soracaksınız kendinize. Zaman zaman ne olduğu konusunda karmaşaya düşebilir, ne olduğunu tam anlamlandıramayabilirsiniz. Kimi zaman ise tam her şeyin açıklandığını düşündüğünüzde bir sonraki sahne tüm fikirlerinizi altüst edebilir. Gizem, gerilim ve psikoloji konulu filmler ilginizi çekiyorsa bu film tam da size göre olacaktır. Film, evli bir çiftin yolculuğu ile başlamaktadır. Ray ve Joanne Monroe ufak kızları Peri ile birlikte seyahat ederken bir benzin istasyonunda mola verirler. Bu benzin istasyonunda mola verdikleri sırada kızları bir kaza geçirir. Peri inşaat alanının kenarında dururken bir köpek gelir, Ray köpeği korkutmak için taş atsa da köpek Peri’nin üzerine giderek onu korkutur ve korkarak geri kaçan Peri inşaat çukuruna düşer

GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM)- ÖZGE CEYLAN

  GOOD WİLL HUNTİNG(CAN DOSTUM) Good Will Hunting  Türkçe ismi ile Can Dostum    Matt Damon  ve  Ben Affleck 'i n senaryosunu yazmış olduğu,   Robin Williams ’ın başrolünü oynadığı Oscar Ödülü almış bir filmdir.  Film de yer alan oyuncu Matt Damon ve Ben Affleck Hollywood Sinema dünyasında önemli bir noktaya gelmekle beraber Film ile En iyi Senaryo ödülünü almışlardır Bu ödül ile birlikte sinema yaşamının bir çok alanında yer almışlar ve performanslarını sergilemişlerdir. Geçmişten günümüze filmler ele alındığında psikoloji, eğitim gibi insan ve toplumu ele alan birbirinden farklı birçok alanda filmlerden yararlanmaktadır. Bu nedenle  psikoloji sahasında da kullanılmaktadır  Filmler baktığımız zaman bireyin yaşamını yansıtmak ile beraber kimi zaman kişilerin gerçek yaşam öyküsünden yararlanılarak oluşturulmaktadır.   Filmler alanda fazlasıyla kullanılmaya başlamaktadır şöyle ki sinema terapisi terapi içerisinde yardımcı bir araç olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda filmlerin insan

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN- Ezgi KAYA

YUNAN MİTOLOJİSİNDE KADIN Yunan Mitolojisi’nde sık sık karşımıza kadınlar, tanrıçalar çıkar. Hatta bu kadınlar güç savaşçılık ve sembolleri ile bazen erkekleri bile saf dışı bırakabilirler. Örneğin savaşçı, güçlü kimliği ile tanınan Zeyna çok güçlü bir karakter ve mükemmel bir savaş zekâsına sahiptir. Anlatılanlara göre Zeyna o kadar güçlü bir Tanrıçadır ki Tanrıların bile zapt edemediği atlara biner, onlarla uzak diyarlarda savaşır. Baş Tanrı Zeus ve yine güçlü bir karakter olan hikmet tanrıçası, Zeus’un ilk karısı Metis’in kızı olan Athena zekâ ve strateji tanrıçası olarak bilinir. Aynı zamanda Athena sanat ve ilham tanrıçası olarak da bilinir.  Yunan Mitolojisi efsanelerinde de kadın ve kadının mucizeleri sık sık anlatılır. Örneğin Athena’nın Zeus’un kafasının içinden çıktığı ve bu yüzden de Baş Tanrının bütün özelliklerini aldığından bahsedilir. Zeus’un kafası yarılır ve ortaya dans eden, güzelliği ile insanlara ilham veren tanrıça Athena ortaya çıkar ve bütün ölümsüzle

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ-ROJDA ÇELİK

SIGMUND FREUD VE AŞKIN PSİKOLOJİSİ Aşk şairlerin uydurmasıdır, demiştir Ursula K. Le Guin Malafrena adlı romanında. Peki, şairlerin anlam yüklemeleri sonucu mu aşk insan hayatında bu kadar değerli olmuştur, yoksa aşkın insan hayatında bu kadar değerli olması mı şairleri yazmaya yöneltmiştir. Bu soruların cevabını bilmemekle beraber gelin Freud’un “Aşkın Psikolojisi” kitabını inceleyerek bu konuya ışık tutmaya çalışalım. Freud denince hemen hemen herkesin aklına cinsellik gelir. Çünkü psikoloji ile ilişkili çoğu kavramı cinsellik temelinde açıklamıştır. Aşk kavramı da bunlara dâhildir.  Freud’un yaşadığı dönemde cinsellik, toplumun ahlaki değerlerinden dolayı baskıya maruz kalıyordu. Evlenmeden yaşanan cinsel birliktelikler hoş karşılanmıyor ve ayıplanıyordu. Cinsellikten açıkça söz etmek bile mümkün değildi. Bu durumun getirdiği cinsel eğitim yetersizliği hem erkek hem de kadının yaşantısında zorluklara neden oluyordu. Günümüzde de bu durumun geçerliliğini koruduğunu biliyoruz. Özellik