Kişilik Psikolojisi
Kişilik, tutarlı davranış örüntüleri ve kişilik içi süreçler olarak tanımlanabilir. (Burger, 2006: 22) Tutarlı davranış, kişinin yaşadığı olaylar karşısında gösterdiği benzer ve belirli davranışlardır. Kişilik içi süreçler ise davranışın oluşumuna giden yolda çalışan, içsel mekanizmalardır. Duygular ve güdüler, buna örnek olarak gösterilebilir. Ancak, kişiliğin belirli bir tanımı yoktur, bu yüzden kişiliğin tanımını yaparken en önemli noktalardan birisi de; kişilik özelliğinin ayırt edici olmasıdır. Yani kişiyi diğer kişilerden ayıran, kendine özgü bir özelliğinin bulunmasıdır.
Kişilik psikolojisi ise bireyin duygu, davranış ve düşünceleri ile ilgilenir. Bu noktada kişilik kavramına dair çeşitli yaklaşımlar oluşturulmuştur; psikanalitik yaklaşım, ayırıcı özellikler yaklaşımı, biyolojik yaklaşım, hümanistik yaklaşım, davranışsal/sosyal öğrenme yaklaşımı ve bilişsel yaklaşım...
Bu alanda çalışan psikologlar, kendilerini bu yaklaşımlardan hangisine daha yakın hissediyorlarsa ona başvurarak, davranışı anlamaya çalışırlar. Örneğin; içe dönüklük ya da dışa dönüklük için biyolojik yaklaşım kalıtımsal eğilimlere odaklanırken , davranışsal/sosyal öğrenme yaklaşımı davranış kalıplarının koşullanmasına veya öğrenilmesine odaklanacaktır.
Kişiliğin ölçülmesinin tarihine baktığımızda ise Kraepelin’in “Serbest Çağrışım Testi” örnek olarak verilebilir. Bu test; uyarıcı olarak seçilmiş kelimelere. uygulanan kişinin verdiği ilk tepkiler referans alınarak kullanılır (Özgüven, 2017:25).
Daha sonra “kendini anlatma” envanterleri; minnesota çok yönlü kişilik envanteri ( MMPI) ve projektif testler de kullanılmaya başlanmıştır.
Kişiliği tanımlamaya yönelik modellere bakacak olursak; kişilik psikolojisi alanında çalışan uzmanlarca, kapsamlı olduğu düşünülen “Beş Faktör Kişilik Modeli”ni örnek verebiliriz. ( Horzum, Ayas, Padır, 2017). Diğer ismi “Büyük Beşli” olan bu model, kişiliğin beş boyuttan oluştuğunu ifade eder. Bunlar; dışadönüklük, yumuşak başlılık, öz-denetim ve duygusal dengedir (nörotizm).
Goldberg tarafından geliştirilen bu modele Burger; “Kişiliğimizi oluşturan özelliklerin beş temel boyutta toplanabileceğini ve birçok kaynağında buna yer verdiğini...” belirterek katılmıştır.
Günümüzde ise kişiliğe dair bu yaklaşımlar, psikoloji lisans eğitiminde “Kişilik Kuramları” dersi kapsamında işlenmektedir. Aynı zamanda “Kişilik Psikolojisi” ismi çok anılmasa da, kişiliğin yaşama etkisi ve yaşamın kişiliğe etkisine dair yapılan çalışmalar gün geçtikçe artmaktadır. Kişilik çalışmaları yapılırken daha çok küçük parçalara bölünerek yapılmasının temel sebeplerinden birisi de kişiliğin net bir tanımı olmaması ve dolaylı olarak ölçülmesidir. Amaç; kişilik sisteminin bütününe ulaşmak olduğu için bütüne ulaşmaya çalışırken onu oluşturan özellikleri ayrı ayrı ölçme gereksinimi duyulur. (Burger, 2006)
Bu özelliklere örnek olarak; kendine güven, içedönüklük, dışadönüklük, benlik saygısı vb. verilebilir. Çoğu çalışma içerisinde, bu özellikler ile ilişkilendirilen farklı özellikler arasındaki ilişkiye bakıldığı gözlemlenir. Bireyin, kişiliği bu şekilde tanımlanmaya ya da diğer değişken üzerindeki etkisi ve etkilenme düzeyi şekli, görülmeye çalışılır. Bu duruma örnek olarak; Türkiye’de, Sakarya Üniversitesi ve Kilis 7 Aralık Üniversitesi’nde, İlahiyat Fakülteleri’nde Ayşe Şentepe ve Metin Güven tarafından yapılan “Kişilik Özellikleri Ve Dindarlık İlişkisi” araştırması verilebilir. Araştırma 394 öğrenciden oluşan bir örneklemde yapılmış ve yöntem olarak “Beş Faktör Kişilik Envanteri’nin” kısa versiyonu (NEO-FFI) ile “Dindarlık Ölçeği ve Dinsel Eğilim Ölçeği” kullanılmıştır.
Araştırma sonucunda, kişilik boyutları ile dindarlık eğilimi arasında anlamlı bir ilişki bulunmuş. Katılımcıların kişilik özelliklerini yansıtan ortalama puanlar incelenmiş ve en yüksek ortalamaya sahip kişilik özellikleri “Uyumluluk ve Sorumluluk”, en düşük ortalama puan ise “Nevrotiklik/Duygusal Dengesizlik” boyutunda bulunmuş.
Araştırmada aynı zamanda cinsiyete dair de anlamlı sonuçlar bulunmuş ve kadınların erkeklere göre daha uyumlu kişilik özellikleri gösterdiği saptanmış. Sonuç olarak bu araştırma, kişisel inançların kişiliğe olan etkisi ve/veya kişilik ve inanç arasında bir korelasyon olduğunu , kişiliğin alt başlıklara bölünerek ölçüldüğünde kişilik sistemin bütünü hakkında önemli bilgiler edinildiği savını doğrular niteliktedir. Aynı zamanda kişilik psikolojisi alt alanının uzun dönemler boyunca gelişimini sürdüreceği kuşkusuz bir gerçektir. Ve bu da insan duygu, düşünce ve davranışını incelemeye ve daha iyi anlamaya katkı sunacaktır.
Teşekkürler.
Kürşat KEŞAN
KAYNAKÇA
Burger, J. M. (2006). Kişilik. İnan Deniz Erguvan Sarıoğlu (Çev.). İstanbul: Kaknüs Yayınları.
Horzum, M. B. , Ayas, T. ve Padır, M. A. (2017). Beş Faktör Kişilik Ölçeğinin Türk Kültürüne Uyarlanması. Dergi Park 7(2) , 398-408.
Özgüven, İ. E. (2017). Psikolojik Testler. İstanbul: Nobel Akademik Yayıncılık.
Şentepe, A. & Güven, M. (2013). Kişilik Özellikleri Ve Dindarlık İlişkisi Üzerine Ampirik Bir Araştırma. Dergi Park.
Yorumlar
Yorum Gönder