Kendi Duygularımızı Anlamlandırmak Ve Depresyon
Duygular, tüm hayatımız boyunca maruz kaldığımız uyaranların fizyolojimiz , biyolojimiz üzerinden bizi derinden etkilemesi üzerine hissettiğimiz ve aynı zamanda insanı diğer canlılardan ayıran en temel yetkinliklerinden biridir. Çünkü insan uyarılma sonucu hissettiği duyguyu dile getirerek bir başka bireyin duygularının uyaranı da olabilme yetkinliğine sahiptir. Ancak duygularını kontrol edebilmekte başarılı olduğunu söylemek güç. Duyguların gündelik yaşama olan etkilerini düşündüğümüzde sık duygu durum değişikliği yaşama , travmatik deneyime ait yaşamın herhangi bir noktasında ipucu algılamanın duygulara etkisi ve daha bir çok durum insanın , duygu durumunu etkilemektedir. Depresif bozukluk ise hayat kalitesini önemli ölçüde etkileyen ve yaygın görülen bir sağlık sorunudur. Depresyonu etkileyen nedenlere bakmadan önce toplumda depresyona yönelik algıya bakmak bizi nedenlerine götürebiliyor. Toplum içerisinde depresyonun özellikle sosyal çevre, medya tarafından zaman zaman özendirildiği durumlar olabiliyor. Özellikle internette ‘’Depresyonda mısınız?‘’ adı altında birçok test içeriği bulmak mümkün. Ancak depresif bir duygu durum içerisinde olan her birey için bu duygunun nedeni ve anlamı farklı olabilir. Yapılan çalışmalar travmatik deneyimlerin, çocukluğun , sosyal çevrenin , mizacın depresyonu yaşamak ve atlatmak konusunda önemli olduğunu vurguluyor. Tüm bu etkenler depresif durum içerisinde iken de oldukça etkilidir ve depresif durum ile baş edemeyen bir bireyin kendine zarar verme ihtimali de ortaya çıkabilir. Bu yüzden depresif bir duygu durumunda olan bireylerin ruhsal destek alması çok daha sağlıklı olacaktır.
Ani duygu değişimleri, bireyin kendini kötü, yorgun, umutsuz hissetmesi ve bu durumun uzun bir zaman aralığında devam ediyor olması ya da aralıklarla tekrar ediyor olması insan sağlığı için göz ardı edilmemesi gereken önemli unsurlar ve bu duygu durum içerisine girmenin başlıca sebepleridir. Bir uzman desteği almak bireyin duygusunu anlamlandırması, kendini ifade etmesi ve duygu durum bozukluğu halinden uzaklaşması için çok önemlidir. Tüm bu süreçleri kendi başına atlatabilmeyi düşünmek oldukça riskli bir durumdur. ‘Major Depresyon Hastalarında Çocukluk Çağı Travmaları ve Başa Çıkma Tutumlarının Cinsiyete Özgü Farklılıkları’ üzerine yapılan araştırmada kadınların ve erkeklerin cinsel istismara maruz kaldıklarında duygusal başa çıkma yöntemlerini kullandıkları saptanmış bu yöntemlerinde zaman içerisinde bireyi yıpratarak depresyonu tetiklediği tespit edilmiştir. Bu çalışma da bize göstermektedir ki yaşanılan duygu durumu anlamlandırmakta uzman desteği çok önemli bir unsurdur. Aksi takdirde deneyimler ile başa çıkmak için geliştirilen duygusal başa çıkma yöntemleri, savunma mekanizmaları zamanla bireyi yıpratmakta ve duygu durum bozukluğuna sürüklemektedir. Aynı zamanda unutulmaması gereken bir şey vardır ki bu da içinde bulunduğumuz her düşük enerjili, yorgun ve kötü hissettiğimiz duygulanımı depresyon ile bağdaştırmamak. Örneğin; mevsim geçişlerine karşı hassas olan bir bireyin bu dönemde kendini iyi hissetmemesi, yeni bir çevreye girmiş birinin bu duruma adapte olamaması ya da hayatındaki önemli bir rutini değişen bir birey gibi hayatın olağan akışında bir değişiklik yaşamak sıklıkla bireylere depresif olmak zorundaymış gibi hissettirebiliyor. Yeniliklere ve zor koşullara her birey aynı tepkiyi vermemektedir bu yüzden çoğu zaman adapte olamamayı ya da bir döngü içerisinde yer alamamayı depresiflik olarak değil de yaşamdaki bir yenilik olarak algılamak bireyin duygu durumunu daha da yükseltecektir. Duygularımızı kontrol edemesek de bazı durumlarda belirli duygulanımlar içerisine kendimizi sürükleyebiliyoruz. Bunun içinde yine kendi duygularımızı anlamaya çalışmak , bir uçurum kenarında değil de o uçuruma her saniye vuran dalgalar gibi bir şeylerin bizleri değiştirebileceğini, değişebileceğimizi, yeni şekiller alabileceğimizi kabullenmek duygularımızı anlamakta çok önemli.
TEŞEKKÜRLER
Kürşat KEŞAN
KAYNAKÇA
Türk Psikiyatri Dergisi - Major Depresyon Hastalarında Çocukluk Çağı Travmaları ve Başa Çıkma Tutumlarının Cinsiyete Özgü Farklılıkları
Yorumlar
Yorum Gönder